24 Ekim 2008 Cuma

Meşhur Madımak Yemeği ve Memleketim Sivas




''Yemek yapmıyor,habire geziyor'' diye bir söylenti çıkmış hakkımda,katiyyen inanmayın;iftira:))
Sivaslıyım dediğimde karşımdakinin dilinden dökülen ilk söz nedense 'madımak' oluyor.''Oy madımak,evelik,yemlik,oy madımak''türküsünü bilir misiniz bilmem.Bahar gelince,Sivaslı kadınlar,kızlar; bir yandan türkü söyler,bir yandan madımak toplar harman yerinde.Toplaması zahmetli olsa da hoşsohbet,muhabbet derken zamanın nasıl geçtiği anlaşılmaz.Zamanında toplamışlığım vardır da ondan biliyorum:)
Annemin 'sucuklu madımak' tarifi için tıklayın lütfen.
Üstteki fotoğrafta kısa boylu ağaçlar, bizim oralara has bir söğüt cinsi.Zaten nereye baksanız ya söğüt ya da kavak ağacı görürsünüz.

Soğuğa dayanıklı olduğu için Sivas'ta en çok yetiştirilen meyve, elmadır.

Bolu Abant'ta tadına bakmıştık alıçların ama bizim oraların alıçları daha bir başka.

Zehirli olmasına rağmen, müthiş iştah açıcı bir görüntüsü var bu bitkinin.Kırmızısı yeter bir kere.
İki tarafı ağaçlarla çevrili yollara bir de sonbahar yaprakları dökülmüş ki insan bakmaya doyamıyor.

Artık kullanılmayan ahır ve yanında samanlık(merek) (üstte)

Samanlık kapısı.

Yağmur fazla yağdığında toprak damlar(çatı) akardı.Bu durumu önlemek için kullanılan taş.Bu taş damda gezdirilir ve toprağın sıkışması sağlanırdı.Artık, bir kaç ahır ve samanlık haricinde toprak dam kalmadığı için bu görüntü de tarihe karışacak gibi.

Kara kız poz vermekten pek hoşlanmıyordu:)

Onlar kaçtı ben kovaladım.Çekebildiğim en iyi fotoğraf bu.

Köy çeşmesinin yeni versiyonu.Sırf beton dökülüp öylece bırakılan çirkin çeşmelerden iyidir.Gene de taştan örülmüş çeşme arıyor gözlerim.Kenarındaki ise 'tokaç'.Kadınlar bununla döverek yün yıkar.

Bazı bahçelerin etrafı demir tellerle çevrilmişti.Ben onları görmemezlikten geldim.Yukardaki ahşap çitler dedemin elinden çıkma.Yaş 80 küsür.Allah ömürler versin.
Nerede su,orada kavak ağacı.Gölgesinde uzanmak pek keyiflidir.

Çok şükür bu sene böğürtlen yemek nasip oldu.Bursa'da çok aradım ama yol kenarında tek tük bulabildim.Onları da yememe izin çıkmadı:)Malum; yol kenarı,hijyen...

Bu kuş yuvasını çekebilmek için resmen dikenlerle boğuştum.
Kuru fasulyelerin içlenme(kabuğundan ayırma) zamanı gelmiş.Alttaki örtünün adı ''çul'',keçi kılından dokunuyor.
''Dam üstünde çul serer,bilmem bu kimi sever.Bunun bir sevdiği var,günde on çeşit giyer'' Sivas Divriği yöresine ait bir türkü:)

Dedemin bizim için göz kulak olduğu tek kovan arımız.Şeker yok,katkı maddesi yok.Arılar doğayla başbaşa.



Ve son olarak;taş fırında pişen yöresel ekmeğimiz.Biraz Antep pidesini andırır ama daha yumuşak.Yanında da mis gibi küp peyniri ve çay.Şimdi olsa da yesek:)
Not:Görüntüler iki ayrı köyde çekilmiştir.

17 yorum:

Adsız dedi ki...

canım benım bende sıvaslıyım sıvas kangal ılcesınden ama gıdıyormuyuz hayır. :(
çok guzel resımler hele arı kovanı . paylasım ıcın tesekkuler canım sevgıler..

Adsız dedi ki...

selam.ne güzel resimler bakınca memleketimi hatırladım...bende erzincanlıyım.sivası geçmeden gitmeyiz memlekete:)sevgiler.
http://hunerlieller.net

Tijen dedi ki...

Keyfe bakın! Tam köy keyfi olmuş ne güzel. Hani bir ağaca "kuşburnu" demişsin ya, o akdikene benziyor gibi geldi bana. Asıl kuşburnu kuş yuvasını çektiğin çalı, biliyorsundur sen elbet ama gelen komşular yanılmasın istedim.

ceyt dedi ki...

canım resimler ve görüntüler harika.sivas çok güzel bir şehrimiz hem bizim tokata da çok yakın:)madımakta mmm çok severim.dondurucuya koymuştum.şimdi arada pişiriyorum.
öpüyorum kocaman sevgiler...

Melek* dedi ki...

çok güzel görüntüler, madımağa tıklıyorum tarif yok:) neyden nasıl yapılıyor dye merak ettim belki haluj gibi onuda senden önce deneyip bloguma koyarım. köyünüz çok güzel dedene Allah hayırlı ömür versin. kovanlara bakacak insan lazım dimi:)bende kuşburnu marmelatını çok severim çayınıda:) sende toplasaydın gitmişken:)paylaşımın için sağol çok güzel görüntüler yakalamışsın:)

Kitchen Sweet Kitchen dedi ki...

Annemi arayayım da tarif için:)Eklerim bugün.
Kovana diğer dedem bakıyor aslında.70 yaşlarında o da.Diğerine baktırmayız artık:)

Tijen dedi ki...

Aşkolsun gaf olur mu? Hepimizin bilmediği pek çok şey var. Akdiken çok sevdiğim bir dostumun bahçesinde bolca var, bu yüzden biliyorum ben de.

Adsız dedi ki...

selam arkadaşım.çok geçmişler olsun.inan çok üzüldüm:(ama mutlaka bunun bir çözümü olmalı...bunca insanı böle perişan etmeye kimsenin hakkı yok...umarım en kısa zamanda blogspotlarınıza kavuşursunuz.sevgiler.
http://hunerlieller.net

Neş'e dedi ki...

madımağı görünce yazıverdim hemen :) sivas ve giresunluların en çok sevdiği yemek :) bende bayılırım olsada yesek keşke
sevgiler

Unknown dedi ki...

Merhaba canım öncelikle bloğuma yaptığın nazik ziyaret ve yorum için teşekkürler.Ne kadar güzel yerler,kuşbunulara bayıldım memleketimiz cennet,sevgilerimi bıraktım.
Derya

Bulbulunyeri dedi ki...

Canım,
ziyaretin için teşekkür ederim. Blogunu gezerken gittiğin yöreleri ne güzel anlattığını gördüm çok beğendim. Sivas Divriği'li olarak en çok da burayı beğendim. Çoook eskilere gittim. Teşekkürler.
Sevgiyle kal.

Unknown dedi ki...

super düzenli ve leziz bir site.elinize sağlık harıkasınız

berrin dedi ki...

fotoğraflarınız çok güzel keşfettiğime sevindim

LEMAN dedi ki...

resimlerin içinde gördüğüm kırmızı bitkıye zehirli demişin bizim ordada var onun adı girapoglu biz onu salamura ettıkten sonra tüketiyoruz böbrek taşları için birebir çogu yerde bilmiyolar salamura öncesi acıolur yenmez onuniçin zehirli sanmışınızdır bu yıl yine olursa olgunlasınca toplayıp salamura edin derim kıymetli pahalı bir bitki sevgilerle

Kitchen Sweet Kitchen dedi ki...

Şaşırdım,bilmiyordum.Eminsiniz değil mi,kimseyi yanıltmış olmayalım.Ucunda zehirlenme ihtimali var ne de olsa:)

rumma dedi ki...

Harika fotoğraflar..
madımak Yalova pazarındada oluyor köylüler toplayıp getiriyorlar ama oldukça pahalı..:(

beste dedi ki...

ne guzel koymus burasi, madimak cocukkken yemistim cerkes'e gitmistik bir sureligine hersey harikaydi, koylu kadinlarla bende toplardim, yillar sonra tema galiba konservesini cikartti!